Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Haziran 30, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Semih Özakça, Nuriye Gülmen ve Ahmet Güntan

Semih Özakça ve Nuriye Gülmen ölmek üzere. Bunu hepimiz biliyoruz ve onları vazgeçirmenin mümkün olmadığı artık çok açık. Oldukça sert olduğunu biliyorum ama şu andan itibaren bıraksalar bile bedenlerinde ömür boyu sürecek izler bırakacak bu eylem. Açlık grevi nedeniyle ölmek üzere olan iki insan varken, açlık grevi üzerine felsefe yapmak, Gülmen ve Özakça'ya akıl vermek benim açımdan ahlaksızlıktır. Ama bu ahlaksızlık da yetmiyor artık bize. Artık gizleyemediğimiz bir öfkemiz var çünkü. Bazen bir haberin veriliş şekli üzerinden ortaya çıkabiliyor bu dizginlenemez öfke: Artık onlara kızıyoruz çünkü onlar bu eylemle büyüdükçe biz küçülüyoruz. Onların bedeni küçülerek büyüdükçe biz daha da küçülüyoruz. Benzetme için kusura bakabilirsin Ahmet Güntan. Sabahtan beri bir şey yemedim. Açlıktan olabilir. ** Keyfi yerinde insanların ölüm orucu/açlık grevi rahatsızlığı diye bir şey var. Yaşamı kutsamak üzerinden hareket eden sefil bir durum aslında. Hangi yaşam? İktidarın sonsuz