kuruyan çamaşır kadar anlamıyorlar rüzgârı kanunların, düzenlemelerin arasında boğuluyorlar oysa adlarını kuruyan bir kumaştaki su gibi dünyadan geri istediler aldılar gizlediler tekrar tekrar unutmak zorunda kaldılar tuttular birer sigara daha yaktılar tuttular birilerini daha öldürmeye karar verdiler kanunlarını kimsenin bilmediği odalarda hiçlikten para çekmeye çalışıyorlar ben daha sana kendimi anlatamadım makina çanlar çalmaya başladı kimin için şeytan taşladılar kimin için cumartesi kelle kesmediler saygılarından allahlarına meydanda toplananlar var hâlâ onların gömlekleri anlıyor rüzgârı gözlerinde edilmiş ahlar alınmış yeminler ağızlarında verilmiş sözleri onlardan başkası tutmuyor bir tek onlar hatırlıyor dünyayla aralarındaki antlaşmayı hiçlikten bir şey yaratmaya çalışıyorlar bir canavar belki bir çamur ben daha kendimi anlayamadım makina onlar orada gece yarısını beklediler bizler de burada bekledik sonra onlar bir duvar ördüler nasıl olduysa biz kaldık altında biz her
inanç avadit