Neo-Arabesk Şiir Birkaç yıl önce dalga geçtiğimiz Twit-şiir akımı sinsi sinsi yerleşti. Arabeske mesafeli bir noktadan yaklaşırmış gibi görünüp tam da içinden yazan; sarkastik, parodi kamuflajlı bir şiirimiz var artık. Kökleri 90’ların sonunda Müslüm’le barışan, Türkiyeli endemik entelektüele kadar götürülebilir. Müslüm Gürses'in referans noktası olması yalnızca kendisi ile barış imzalayan kentli değil tabii. (Bu insanların aslında kentsoylu olmamaları, yalnızca birkaç on yıldır şehirde yaşıyor olmaları Türkiye'nin sosyolojik çözümlemesi için bir nirengi noktası olsa da üzerinde fazla durulmamış bir konu. Çünkü bunu yazacak olan da yine anne-babası hâlâ taşrada yaşayan yazı erbabı olacak. Sinemamıza olması gerekenden fazla sirayet etmiş taşra anlatısı da bu bakımdan bir seçim değil bir zorunluluktur. İstanbul da dahil olmak üzere taşra şehri yutmuş, öğütemediği için de kusmuştur.) Referans noktasına geri dönecek olursak, sözünü ettiğim şiirdeki oto-parodi unsurunu Gürses'in
inanç avadit