O zaman her şey yeniydi. Beklemek, acı çekmek, görememek, anlayamamak yeniydi. Sonra birden hepsi eskidi. Bir gecede, her şey, çok uzun süre önce yaşanmış ve artık bitmişti. "O geceyi" dedim, Nevzat'a, "o geceyi hatırlamak bazılarımızı öldürdü. Nevin kendini astı. Murat bileklerini kesti. Hacer'le umut hap içti. Umut önce kurtuldu. Sonra daha çok hap içti. Hem de kurtulduktan bir gece sonra. İntihardan kurtulmak bile yetmemişti Umut'a. Hepimizin gözü önünde oldu bu. Hepsi gözümüzün önünde intihar etti. Biz intihar ettikleri o odada karşılarında otururken öldürdüler kendilerini. Gözlerimizin içine bakarak. "Hoşçakal" diyerek. "Her şeye rağmen seni tanımak güzeldi" diyerek. Biz ölmedik. O koltuktan kalkamadık ama kalkamazdık da zaten. Kalksak biz de o ölüm yataklarına girecektik. Ölmedik ama bir yere de gidemedik. Bizi saldılar ama orada kaldık biz. O ölüm saklı kaldı bizde. İstihkakımızdan ödün vermedik. Oksijenimizi sonunda kadar aldık.
inanç avadit