Ana içeriğe atla

Öteki Canavarlar

“Trajik hayatları bilim tarafından enine boyuna incelenmiş anormallere, canavarlara, ya da alt ırklar denen ırklara ve kurgusal canavarlara ait listedir.

  • İnsan’la Hayvan arasındaki ya da aklı başında insan ile onun tam tersi olan hayvana yakın insan arasındaki eksik halka
  • Gözlem ve değerlendirmeye dayalı şeyler politikası
  • Sabitlik özlemi yüzünden “sınıflandırılmaya mahkûm özneler” evreni.
  • 19. yüzyıla damgasını vuran temsil biçimlerinin canavarları
  • Anne-Joseph Theroigne de Mericourt
  • Rusya’da doğmuş yarı insan yarı aslan Lionel insan-hayvan karışımı “doğasıyla” 
  • Hottento Venüsü olarak bilinen Sara (veya Saartjie) Baartman
  • (“İnsan ırklarının en aşağı, biçim olarak Hayvan’a en yakın” olduklarını düşünen, Sahra-altı Afrikalıları üzerine çalışan George Cuvier isimli Fransız anatomist)
  • Paris’teki Ulusal Doğa Tarihi Müzesi’nde iki resmi bulunan Martinikli Madeleine iki ırkın karışımını temsil eden bir kız çocuğu
  • Barnum’un “Bu Nedir?” sorusuyla sergilediği William Henry Johnson
  • (Barnum’un kendisi)
  • Darwin’in evrim teorisinde insan ile maymun arasındaki kayıp halka olduğu iddia edilen 1872 doğumlu Krao
  • (Bilim insanları Ettienne Geoffroy Saint-Hilaire, Jean-Ettien Esquirol, Franz Josef Gall ve daha birçoğu…)
  • 1904’te misyoner ve iş adamı Samuel Phillips Verner tarafından Amerika’ya getirilen Kongo’lu siyah tenli ve “pigme” Ota Banga
  • (Misyoner ve iş adamı Samuel Phillips Verner’in kendisi)
  • Pasifik açıklarında sert bir mücadelenin ardından Gemiciler tarafından yakalanan “Borneo’dan gelen vahşi adamlar” olarak sergilenen Davis kardeşler
  • (Gemiciler)
  • Son Aztekler Maximo ve Bartola
  • Meksikalı Kızılderili “sakallı kadın” Julia Pastrana’nın “hilkat garibesi” bedeni
  • Tek gözlü Kyklop’lar,
  • Eski Ahit’teki Behemot ve Leviathan,
  • sirenler, periler, cinler,
  • Güneydoğu Asya’nın bekçi cini Kala,
  • Hindu ve Budist iblisleri,
  • kurt-adamlar, vampirler, cüceler, cadılar,
  • Gotik kiliselere işlenmiş Gargoyle’ler,
  • William Shakespeare’in ‘doğuştan sakat’ kahramanı ve bir cadı ile şeytanın oğlu olan Caliban,
  • Mary Shelley’nin yanlışlıkla Frankenstein adıyla bilinen isimsiz canavarı.
  • Bavarya Dükü Wilhelm’in (1580 civarında) cücelerden ve sakatlardan oluşan büyük canavarlar koleksiyonu 
  • Kabul edilmiş canavarlar
  • Kabul edilmemiş canavarlar
  • İnsana kendini iyi hissettiren canavarlar olarak 21. yüzyıl mültecileri
  • İnsana kendini kötü hissettiren canavarlar olarak 21. yüzyıl mültecileri
  • Şükür canavarları
  • Kaza canavarları
  • Bilinen canavarlar
  • Normal canavarlar
  • Görülmemiş canavarlar
  • Adlandırılmamış canavarlar
  • Kendi ismine sahip canavarlar
  • Takma isim almayı hak etmiş canavarlar
  • Kendi ismini kendi koyanlar
  • Kendi göbek kordonunu büyüdükten sonra bir daha kesmiş olanlar
  • Dil canavarları
  • Şişman canavarlar
  • Podyum mankenleri
  • Victoria’s Secret ucubeleri
  • Kanıtlanmış canavarlar
  • Kutsal canavarlar

İtalikle yazılmış maddeler için Sibel Yardımcı’nın, Canavar: Kültüralizm Ne Zamandı? isimli yazısından ve Elisabeth Roudinesco’nun, Her Şeye ve Herkese Karşı Lacan isimli kitabından yararlanılmıştır.

Yorumlar

PoP

kalp krizi belirtileri ve kısa açıklamaları

toz ve kilittaşlar arasında, ormana uzak ışıklar altında otobanlarda hayvan leşleri, devlet dairelerinde çürümüşlük ve uyuşma salyangozları rengarenk boyadım, artık hepimiz daha da perişanız. "kalp krizinin neden olduğu göğüs ağrısı bıçak gibi giren bir ağrıya benzetilebilir. sanki göğsün ortası sıkılıyor ya da üzerine baskı uygulanıyor gibi hissedebilirsiniz. bu ağrı 3-4 dakika sürebilir, ara ara geçip tekrar geri gelebilir. göğsünüze bir gece yaşlı bir öküz oturabilir." sabahları yılgınlık belirliyor ve otobüslere tutunmuş milyonlarca el arasında tırnaklarından fışkırıyor ne iş yapmadığın bu da birleştiremiyor bizi gözünde çapaklarla uyanıp evden fırladığın bir sabah yaklaşmakta olduğun mesai oyalarken günlerini adımlarınla katıldığın medeniyetler tarihi kaldırımlarda açtığın belli belirsiz çiçek yüzünün gezegende açtığı uykulu yara kendin için hiç düşünmediğin şeyler gelip duruyor kapına atak, kaygı, bir miktar bulanma kira, aidat, sgk ke

dua

-epidermisten evrene yayılan küçük deri parçalarını düşün gövdenden parçalanıp ufalanarak dünyaya karışan tozdur o yıldız tozu, insan tozu, canlı ve ölü toz hiçbir fark yok aralarında yeterince temele indiğinde her şey cansızdır- her hafta en baştan tekrarlanan bir pazartesi olarak yeryüzüne neredeyse dik bir açıyla halısahalardan, ıstakalardan, erkek kokulu oyun salonlarından uzakta yaşamış bir hayvan olarak hayaller, olmayacak projeler ve her daim kolpa bir doğaya yerleşme düşüncesiyle bazan sokaklara, kaldırımlara, taşıtlara ve bankalara düşman bir tavırla bazan bir markayı ayaklarıma denerken bazan yüzündeki ıslak maskeyi ve gözyaşarmış gözlerini daha çok severek, -dua eder gibi, çok kullanılmış dudaklarımı küfredip ışık hızının bir oyunu yüzünden bir saniyenin birkaç milyonda biri boyunca gözlerinin geçmişinden öpüyorum- rutubet ve kömür kokulu gecekondularda cigara kovalamayı özleyerek uzun süredir görüşmediğim bir dostun içimde bıraktığı tedirginlik ama özle

Dış Güçler: Bir Pazar Akşamı Rastladım Size

Dünyanın bütün pazarları birbirine benziyor. Tanrı haftanın günlerini yaratırken tek bir pazar yaratmış ve onu bir kere kopyalayıp sonsuz kere yapıştırmış gibi. Ama o pazar hayatımda yaşadığım tek ve bu yüzden en farklı pazardı. O Ses'i izliyordum, Özden banyoda saçlarını kurutuyordu. Sehpadaki şarap kadehine uzanırken bir anda onları orada gördüm. Her sağlıklı insan gibi yerimden sıçrayıp çığlık attım. Çığlığım bittiğinde fön makinesinin sustuğunu fark ettim, Özden salon kapısında elinde fön makinesi ile dikiliyordu. Ağzı şaşkınlıktan yarım açık kalmıştı. Gözlerini odadaki iki kişiden ayıramıyordu. “Siz, siz…” diye kekeledim ve sustum. “Siz” dedim tekrardan gücümü toplamaya çalışarak, “ne, ne… ne zaman girdiniz içeriye?” “Halı için geldik” dedi kadın, adamla birlikte gülümsediler ve devam etti, “şaka, biz hep buradaydık.” Sesinde belli belirsiz bir aksan var gibiydi. Özden elinde fön makinesi, arkasında fön makinesinin kablosunu sürükleyerek yanıma geldi. Odadaki insa